Alttaki çiçeğin (adını bilmiyorum kırlarda olur ya uzun saplı) üstte çok yakın hali...
yine karıncalar ama ilki kadar netleyemedim bu kez. Veletler çok hızlılar...
Bu da bir kır çiçeğinin iki yaprağı sadece..
Şu geçen paylaştığım objektifi çıkartıp tersten çekim yapma olayı beni öyle sardı ki. Kendimi doğaya vurup börtü böcek çekesim var resmen. Dün akşam Gölet'e gittik benim erkekler maç yaparken ben sürekli fotoğraf çektim. Bir ara Deniz "anne bilgisayarı patlatacaksın amma çok fotoğraf çekiyorsun" diyerek durum tespitinde bulundu hatta:)))
Çok yakından yapılan bir çekim ve ben genelde zemine yakın çalışıyorum. Konular uygun. Öyle oluncada yere iyice yapışmış (hani buraya başka bir tabir de olur sanki) deli bir hatun konumunda çekim yapıyorum:)) Bir de netlemek o kadar zor ki elimin titremesini önlemek...epey cebelleştiriyor beni...Zevki o başka işte...
Hepsi istediğim gibi olmuyor haliyle. Benim gibi teknoloji özürlü birinin bu elektronik aleti anlaması zaman alacak azıcık. Eski eos100'üm öylemiydi ya. Çekiyordum oluyordu. Haber amaçlı değilse manuel çalışırdım zaten. Amaç iyi öğrenmekti bu işi.
Ama öyle özlemişim ki gerçek bir fotoğraf makinası ile çekim yapmayı (ki ben paket makinaları makinadan kabul etmedim hiçbir zaman. Ama çantaya at anlık çekimler yap, çocukları fotoğrafla çok pratikler) denklanşöre bastığımdaki ses bile hoş bir tını kulağıma...
Şu okul durumları netleşmediğinden önümü göremiyorum şimdilik. Ada ve Deniz belki de ayrı zaman dilimlerinde okula gidecekler. İkisi de aynı zamanda giderse hedefim bir fotoğrafçılık kursuna gitmek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder