Şirince yollarında......

Bugün dedak dağcılıkla Şirince parkurunda yürüdük. Kolay-keyifli bir parkurdu. Git gel 12 km.....Çookkkk foto çektim. Yeni objektifle ayarlar daha farklı çuvalladıklarım da oldu, hoşuma gidenler de....Biraz daha çalışmam gerekli.....
Karelerin bir kısmı yukarıdakiler, biraz daha yükleyeceğim....

Deniz pastası......

 Deniz pastanın hazırlığını yapıyor.....

 Elma rendelemeyi sevmedi, ben devraldım o kısmı....

 Bir güzel de yoğuralım......

 Kalıbımıza iyice yerleştirip, dolaba kaldıralım....

 Yemeden önce de üstünü narla süsleyelim....Üst kattaki kardeşimizde yemekte misafirimizdi....

Ada'sız günü kapatmayalım....

Bugün kahvaltıda NTV'deki Mucize Lezzetler programını seyrediyorduk. Deniz bir anda kalktı "ben de yemek yapacağım" diye dellendi. Neyse sonra diye bıraktırdık. Gidip malzeme listesini hazırlamış ama. Kendi istedikleri olacakmış yemeğinin içinde. O yemek dedi ama tatlı oldu:))))) Sonra da öğlen hazırladı günün tatlısını.
Malzeme listesini verelim önce; 1 paket bisküvi (bizde finger vardı 2 paket kullandık) 3 dilim elma (rendelendi), 1 portakal kabuğu rendesi, 3 tatlı kaşığı ezilmiş haşhaş, 1 tatlı kaşığı bal, 1 tatlı kaşığı tarçın, ceviz (biskvilerle birlikte rondodan geçirildi), 1  kaşık tereyağı ve bir miktar bitter çikolata eritilerek kullanıldı...
Bütün maltzemeler Deniz'in yumuk elleri tarafından karıştırılıp kalıba kondu. Öğleden sonra bahçedeki yemek saatinin baş köşesindeki yerini aldı.

Bahar temizliği...

 Şu bulutları deniz kenarında çekmek vardı aslında. Balkondan antenler-çatıları almadan çekeceğim diye canım çıkıyor.....

Bugün itabariyce cemre bizim evede düştü......Sabah yürüyüşünden eve döndükten sonra tam salonu süpürmeye hazırlanmıştım ki esti benim kafa sobayı kaldırdım. Zaten bir süredir yakmıyorduk. Ve uzunnn borusu nedeniyle bugüne kadar cesaret edememiştim ilk kez tek başıma yaptım bu işi....
Soba kalkar da dip köşe temizlik yapılmaz mı. Son bir kaç sefer tütmüştü bana (var ya da yok bilemiyorum) etraf kokuyor gibi geliyordu. Bir güzel koltuklarn yastık kılıflarını söküp makineye attım, koltukları sildim....Kılıfların ardından tülleri de yıkadım. Makineden çıkan sularla merdivenleri de yıkadım...Salonumda minik değişiklikler yaptım. Tüm bunları yaparken acıkan karnım henüz kahvaltı yapmadığımı anımsatınca kalın perdeler ve halıları yarına bıraktım.......Öğlen çocuklar anneannemize gideceğiz abartmayım dedim....

Saklama bağışla......

Necla hanımın bloğunda gördüm bu kampanyayı. Reyhanlı'daki bir okul için kitap kampanyası......

"""

SAKLAMA BAĞIŞLA
 Gölgeler görüyordu çocuğun gözleri gölgeler… Ne olduğu belli olmayan… Rüyaydı bu…İki el miydi kuş taklidi yapan, yoksa kanlı canlı bir kuş muydu kanat çırpan? Bir kuş taşıyamazdı onca hikayeyi sırtında. Hele bir el; kaç şiir, kaç masal  sığardı ki? Besbelli bir kitaptı bu, okunmaya hazır.  En güzel sayfasını açmıştı bak! Bir çift göz bekliyordu sadece ne güzel!

   Uyandı çocuk sonra, doğruldu yerinden; odaya göz gezdirdi iyice. Yoktu uçan kitaplar. Sözcükler dökülmüyordu gökten.Reklamlarını, ölüm ilanlarını bile ezberlediği bir gazete vardı odunların altında, bir de öğretmeninden dinlediği birkaç masal, zihninde her gün rüyalarına giren. ..
  Bu, Ahmet’in öyküsüdür. Ahmet bizim köyümüzdeki her çocuğun adı. Onlara masallarını, hayallerini verelim dedik; kahramanları da siz olun istedik. 
 Hiç önemsemediğiniz en küçük yardım bir hayatı baştan sonra değiştirebilir.Evinizin bir köşesinde atıl durumda olan  dergi, ansiklopedi, masal-roman ve hikaye kitaplarınızı okul kütüphanemiz için gönderirseniz çok memnun oluruz. 

- Hikaye, roman, dergi, ansiklopedi türü kitapları okulumuza kargo olarak yollayabilirsiniz.

- Projemizi arkadaşlarınıza, akrabalarınıza vs duyurarak daha geniş kitlelere ulaşmamızı sağlayabilirsiniz.

- Facebook, twitter, friendfeed ve bloglarınızda projemizi duyurarak ve sayfaya dair linki sosyal mecra hesaplarınızda paylaşarak destek olabilirsiniz.

Okul Müdürü: İbrahim KURUCAN
Tel: 0 505 820 0687

Proje Sorumlusu: Mahmut ADIN (Sınıf Öğ.)
İletişim: mahmutadin@hotmail.com

Web site: www.kitapkolik.net/
Facebook: www.facebook.com/kitapkolikler

Twitter: /NergisliOkul

OKUL ADRESİ:
NERGİSLİ CUMHURİYET İLKOKULU
REYHANLI/HATAY

* Köy okulu olduğumuzdan dolayı kargoyla ilgili bazı sıkıntılar olabiliyor. Bu yüzden okulumuza kitap gönderirseniz eğer kargo bilgilerini mail-twitter ile bildirirseniz seviniriz."""

Fikri Mühimden gelen....

Fikri Mühim'den gelen paketim. Ben yıllardır bağırsak sorunları yüzünden yulaf ezmesi taketirim zaten. Bunu hiç denememiştim. Bakalım nasıl olacak????
Bu arada benim yulaf ezmelerimin yanına bile yanaşmayan Deniz paketi pek beğendi. "biz de yiyeceğiz bundan" diyor hemen......

Pıtırcıklı motifler....

El işlerine tembelim son aylarda. Yine de alışkanlıkla ufak tefek şeyler yapıyorum. Akşam tv başındaysam, okuduğum kitap da fazlaca dikkat istiyorsa el işi iyi bir çözüm oluyor.

Bu motifleri de böyle vakit geçirmek için başlamıştım. Önce bordo orta kısımlarını örmeye başladım. Epey bir birikti "Eeee nolcak bunlar" sorularının sonucunda "hadi başka bir renkle birleştireyim örtü olsun" noktasına gelinde. Daha üsturuplu bir renk almak için girdiğim yüncüden yukarıdaki cart yeşili alıp çıktım:))))

Amma velakin benim bordo ip bitti:((( Pıtırcıklar çokkk ip tüketiyormuş. Şimdi rengarenk pıtırcıklar yapıp şöyle örtüyü büyütsem mi diyorum. Bu arada benim tembellikle kocaman bir örtü ne zaman biter o da ayrı konu tabiki.....

Bu arada eksik bilgi olmuş. Motifleri buradan almıştım.......

Yeni kitaplarım da geldi...

Havalar ısınıyor ya artık dışarıda daha çok vakit geçiriliyor. Kitap okuma hızım da haliyle azaldı. Yapacak çok şey var, Ama yine de dayanamayım  d&r'dan kitap siparişi vermiştim geçen hafta. Yüzde 70'e varan indirimleri var şu günlerde de....Kitaplardan bir yokmuş, ikisi sonra gelecek.

Bunlar da yeni kiracımızın verdikleri. Kimini okumuş, kiminden sıkılmış bırakmış. Bir de ben bir gözatayım bakalım. Epey bir yeter bunlar bana artık.....

Çekiliş kitaplarım....

Pinuccia'nın Kitapları bloğunun sahibi Pınar 300 izleyicisi arasında bir çekiliş yapmış şanslı 3 kişiden biri de ben olmuştum.  Kitaplarım dün elime ulaştı. Çekilişte kazanmak illa ki keyifli ama kitap çekilişinde hele de böyle süpriz biçimde kazanmak  daha bir keyifli. Teşekkür ederim Pınar:))) Keyifle okuyacağım kitaplarımı.....

angry birds yama....

Deniz'in bir badisini abisi kesmiş. Resmen elinde makasla oynarken hemde...Badinin kumaşı yumuşacık çok güzel olunca atmaya kıyamamıştım. Keçeden yukarıdeki gibi angry birds yama yapıp diktim. Giymeye devam....Vatandaşın poz vermeeceği tuttu çekimler ondan böyle:))))

yol fotoları....

Urla ot festivalindeydik

 Genelde Devrim ot topladı, ben çekim yaptım. Yeni objektifime alışmaya çalışıyorum da....

 Turuncu yelekli bizim grubun rehberi Afet teğze....

 Sıkılırlar sandık ama Ada ve Deniz kendi hallerine epey bir oynadılar. Deniz de ot topladı!!!

 Her yer çiçek doluydu:))))))

 Köyde kazanlarda keşkek kaynıyor ama biz bunları yeme aşamasına kalmadık. Çocuklar Urla'da oynamayı tercih ettiler....

Bugün Urla Belediyesi'nin düzenlediği 4. Ot festivalindeydik. Aslında dün Urla'nın tarihi yerlerinin gezisiyle başlıyor etkinlikler ama biz sadece ot toplama kısmına katıldık. Ve gördük ki bu iş öyle bir iki saat ot toplamayla olmaz. Kafamız ot salatası oldu döndük.......

Urla'da meyve vermiş erik ağacı, ilk eriklerimizi de yedik bugün. Tamam memleketime kar yağıyor, her yer soğuk. Ama güzel İzmirim işte. Ben masumum.......

Bahar geldi gümbür gümbür......

 Bahçemdeki lale....

 Deniz bana papatya topladı, kurutulacaklar....

 Gül mevsimi de geldi oh mis gibi kokacağız artık......

Bugün facede gördüm Banu paylaşmış oralara kar yağıyormuş!!!! Bize ise bahar geldi artık. Umarım geri gitmez ben çok alıştım.....Öyle bir güneş varki dışarıda bahçede kısa kollularla çalışıyoruz bugün. Yağmurlar çok yağdı her taraf yine yabani ot olmuş. Onların ancak bir kısmını temizledik, arkadaşlarımız geldi sabahtan semaverdi çay demledik. Ben kısa bir mola için geldim buraya yine devam edeceğiz bu hava kaçmaz....

 Bu da photoshop denemelerimden, renklerle oynamaya çalıştım azıcık....

Ve yeni objektifim. Tamron 18-270. Epeydir alsammı almasam mı? ne alsam? araştırmalarım sürüyordu zaten. Aslında tele ve makroyu ayrı ayrı almak çok daha doğru ama çok pahalı oluyor. Bir kaç bilene de danıştıktan sonra yukarıdakinde karar kıldık ve dün geldi.
Bu aralar hem bunun araştırması hem photoshop denemeleri tüm zamanımı alıyor. Bloğa bile yazamıyorum. Oysa yaptığım paylaşılacak elişlerim de var...Neyse bir hevesimi alayım da.....